Televizyonda Engellilik Algısı, Kitle iletişim araçlarının toplumun engelli kişilere yönelik algı ve tutumlarının geliştirilmesinde çok önemli bir rolü vardır. Ancak, engellilikle ilgili konular ve engelli kişiler kitle iletişim araçlarında çok az yer almaktadır. Yer aldıkları durumlarda ise çoğunlukla olumsuz tutumları destekleyen kalıp yargıların, gerçek dışı algılamaların ve inançların kitle iletişim araçları yoluyla güçlendiği görülmektedir.
Engelliler İdaresi Başkanlığı ve Radyo Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) işbirliği ile televizyon programlarında engellilik ve engelli kişilerle ilgili konulara yer verilme sıklığı, niteliği, vatandaşların bu programlara ilgisi ve bu programlarda engelliliğin sunum biçimleri hakkındaki düşüncelerini belirlemek için bir anket çalışması yapmıştır.
"Televizyon Yayınları ve engellilik Anketi" adlı bu çalışma Radyo televizyon Üst Kurulu'nın internet sayfasında yayınlanmıştır.
Ankete toplam 3935 kişi katılmış, verilerin temizlenmesinin ardından kalan 3528 kişinin anketi analiz edilmiştir.
Teknolojinin gelişmesiyle birlikte sıkça kullanılmaya başlayan bir yöntem olan internet aracılığı ile veri toplama yönteminin çeşitli sınırlılıkları vardır. Bu yöntemle alınan sonuçların bu sınırlılıklar unutulmadan değerlendirilmesi ve kullanılması dikkat edilmesi gereken önemli bir husustur.
Bulgular
1. Demografik Verilere İlişkin Bulgular
Ankete katılanlara cinsiyet, yaş, eğitim durumu ve Engel durumu olmak üzere dört temel demografik bilgi sorulmuştur. Sonuçlar Tablo 1'de görülmektedir.
Anket düzenlenirken yaş değişkeni 10-20, 21-30, 31-40, 41-50, 51-60 ve 61 üstü olarak gruplandırılmıştır. Ancak, ankete katılanların yaş gruplarına göre dağılımı incelendiğinde 51-60 ve 61 üstü grupta çok az veri olması nedeniyle değerlendirme bu grupları da içine alacak biçimde 51 üstü olarak yapılmış ve tablolarda bu şekilde gösterilmiştir. Aynı şekilde eğitim durumuna ilişkin gruplandırmada yer alan yüksek lisans/doktora seçeneğindeki veriler de çok az olduğu için bu grup da yüksekokul/üniversite seçeneği içinde değerlendirilmiştir.
Değerlendirilmeye alınan 3528 kişinin %48, 61'i kadın, %51, 39'u erkektir. Yaş gruplarına göre bakıldığında %42,85 ile en fazla katılım 21-30 yaş grubunda olmuştur. Bunu %26,55 ile 10-20 yaş grubu takip etmektedir. Ankete katılanların %16,09'u 31-40 yaş grubunda, %10,26'ü 41-50 yaş grubunda, %4,21'i ise 51 üstü grupta yer almıştır.
Eğitim durumuna göre incelendiğinde ankete katılanların %56,79'u üniversite mezunu iken, 36,67'si lise mezunu, %6,51'i ise ilkokul/ilköğretim mezunudur. Eğitim düzeyi düştükçe katılımın azalması bilgisayar kullanma ve internet erişiminin eğitim düzeyi ile doğrudan ilişkili olmasından dolayı olduğu düşünülmektedir.
Engel durumu açısından incelendiğinde herhangi bir özrü olmayanların oranının %79,25 olduğu görülmektedir. Ankete katılanların %14,08'i engelli iken yalnızca %6,66'sı engelli yakınıdır. Doğrudan engellilikle ilgili bir ankete engelli kişilerin ve yakınlarının katılımının daha fazla olması bekleniyordu. Ancak sonuçların bu beklentiyi desteklemediği görülmektedir.
Tablo 1 - Ankete Katılanların Demografik Verilere Göre Dağılımı
Cinsiyet | Sayı | % |
Kadın | 1715 | 48,61 |
Erkek | 1813 | 51,39 |
Yaş Grubu | Sayı | % |
10-20 | 937 | 26,55 |
21-30 | 1512 | 42,85 |
31-40 | 568 | 16,09 |
41-50 | 362 | 10,26 |
51 ve Üstü | 149 | 4,21 |
Eğitim Durumu | Sayı | % |
İlkokul, OrtaOkul / İlköğretim | 230 | 6,51 |
Lise ve dengi | 1294 | 36,67 |
Yüksekokul / Üniversite | 2004 | 56,79 |
Engel Durumu | Sayı | % |
engelli Değil | 2796 | 79,25 |
engelli | 497 | 14,08 |
engelli Yakını | 235 | 6,66 |
Sayı | % | |
Toplam | 3528 | 100 |
2. Televizyonda engelli Kişileri Görme Sıklığı ile İlgili Bulgular
Televizyon yayınlarında engellilikle ilgili konulara ve engelli kişilere yeterli oranda yer verilmediği genel bir kanıdır. Ankete katılanlara dörtlü likert tipi bir soru ile engelli kişilerin televizyon programlarında yer alma sıklığını belirlemek amacıyla televizyon programlarında engelli kişileri hangi sıklıkta gördükleri sorulmuştur. Çok az görüyorum diyenlerin oranı %49.29, ara sıra görüyorum diyenlerin oranı ise %35,26'dır. %11.02'lik bir grup televizyonda engelli kişileri hiç görmediğini bildirirken, %4,42'lik bir grup ta çok sık gördüğünü bildirmiştir. engelli kişilerin ve engellilikle ilgili konuların televizyon programlarında yeterince yer almadığına ilişkin genel algı bu çalışmadaki verilerle de desteklenmektedir.
Televizyonda engelli kişileri görme sıklığı cinsiyet açısından incelendiğinde "Hiç görmüyorum" diyen erkeklerin oranının kadınların neredeyse iki katı olduğu görülmektedir. Bu durum kadınların gündüz kuşaklarındaki programları daha çok izlemesi ve bu programlarda engellilikle ilgili konu ve kişilere daha fazla yer verilmesi ile açıklanabilir. Aynı zamanda engelli kişilerin daha fazla yer aldığı programların kadınlara hitap eden programlar olduğu bilinmektedir.
Televizyonda engelli kişileri görme sıklığı yaş grupları açısından incelendiğinde aralarında anlamlı bir fark olmadığı görülmektedir. Eğitim düzeyi düştükçe "hiç görmüyorum" diyenlerin oranı artmakta, ara sıra görüyorum diyenlerin oranı ise azalmaktadır.
engellilik durumuna göre bakıldığında televizyonda engelli kişileri "hiç görmüyorum" diyen engelli kişilerin oranı (%20,52) engelli olmayanlar (%9,04) ve engelli yakınlarından belirgin biçimde yüksektir. engelli yakını olanların da bu seçenekteki oranı (%14,46) yine engelli olmayanlardan yüksektir. Bu sonucun engelli kişilerin ve yakınlarının doğal olarak yakın oldukları bir konuda seçici algılarından ve durumla ilgili duyarlılıklarından kaynaklandığı düşünülmektedir.
Televizyonda engelli kişileri görme sıklığı ile ilgili bulgular Tablo 2'de yer almaktadır.
Tablo 2 - Televizyonda engelli Kişileri Görme Sıklığı ile İlgili Bulgular
Cinsiyet | Hiç Görmüyorum | Çok Az Görüyorum | Ara Sıra Görüyorum | Çok Sık Görüyorum |
Kadın | 7,87 | 48,33 | 38,95 | 4,83 |
Erkek | 14 | 50,19 | 31,77 | 4,02 |
Yaş Grubu | Hiç Görmüyorum | Çok Az Görüyorum | Ara Sıra Görüyorum | Çok Sık Görüyorum |
10-20 | 7,15 | 47,91 | 40,76 | 4,16 |
21-30 | 11,97 | 49,73 | 33,33 | 4,96 |
31-40 | 11,66 | 50,88 | 30,10 | 3,34 |
41-50 | 9,39 | 47,51 | 37,84 | 5,24 |
51 ve Üstü | 12,08 | 51,67 | 33,55 | 2,68 |
Eğitim Durumu | Hiç Görmüyorum | Çok Az Görüyorum | Ara Sıra Görüyorum | Çok Sık Görüyorum |
İlkokul, OrtaOkul / İlköğretim | 5,21 | 45,21 | 34,34 | 5,21 |
Lise ve dengi | 12,44 | 47,44 | 35 | 5,10 |
Yüksekokul / Üniversite | 9,63 | 50,94 | 35,52 | 3,89 |
Engel Durumu | Hiç Görmüyorum | Çok Az Görüyorum | Ara Sıra Görüyorum | Çok Sık Görüyorum |
engelli Değil | 9,04 | 48,31 | 38,09 | 4,54 |
engelli | 20,52 | 52,31 | 22,13 | 5,03 |
engelli Yakını | 14,46 | 54,46 | 29,36 | 1,70 |
Hiç Görmüyorum | Çok Az Görüyorum | Ara Sıra Görüyorum | Çok Sık Görüyorum | |
Toplam % | 11,02 | 49,29 | 35,26 | 4,42 |
3. Engelli Kişilerle İlgili Programların İzlenme Sıklığına İlişkin Bulgular
Engellilik, bu deneyimi yaşayan kişilerin duygu ve düşüncelerini, yaşam biçimlerini, alışkanlıklarını, tercihlerini önemli ölçüde etkileyen bir durumdur. Dolayısıyla engelli kişilerin ve yakınlarının engellilik durumuyla ilgili her konu daha fazla dikkat ve ilgilerini çekmektedir. engellilik deneyimi yaşamayan kişilerin ise bu spesifik duruma ve bu durumdaki kişilere karşı aynı oranda ilgili davranmayacağı da gerçektir. Dolayısıyla bu durumun engelli kişilerin yer aldığı programların izlenme sıklıklarını azaltmasını beklemek yanlış olmayacaktır. Ayrıca engelli kişilerin programlarda ele alınış biçimlerinin de çoğu zaman olumsuz duyguları uyandırıcı nitelikte olması izlenme sıklığını etkilemektedir.
Bu varsayımlardan yola çıkarak ankete katılanlara televizyonda engelli kişileri hangi sıklıkta izledikleri sorulmuştur. Dört seçenekli likert tipi bu soruda en fazla "ara sıra izlerim" seçeneği işaretlenmiştir. Tablo 3'deki bulgular incelendiğinde ankete katılanların yaklaşık yarısının (%48,58) televizyonda engelli kişileri ara sıra izlediği anlaşılmaktadır. Sürekli izlerim diyenlerin oranı %31,2 iken, %16,78'i çok az izlediğini, %3,42'si ise hiç izlemediğini belirtmiştir. Bu bulgular engellilik ve engelli kişilerle ilgili programların fazla ilgi çekmediğini düşündürmektedir.
engelli kişilerle ilgili programların izlenme durumu cinsiyet, yaş, eğitim durumu ve Engel durumu değişkenlerine göre incelendiğinde gruplar arasında anlamlı bir fark bulunmamıştır. Genel dağılımda en fazla işaretlenen seçenek olan "ara sıra izlerim" seçeneğinde kadınların oranının erkeklerden biraz daha fazla olduğu görülmektedir. Sürekli izlerim diyen erkeklerin oranı ise kadınlardan daha fazladır. Eğitim durumu açısından bakıldığında ara sıra izlerim diyenlerin oranı eğitim düzeyi arttıkça artarken, sürekli izlerim diyenlerin oranı eğitim düzeyi düştükçe artmaktadır.
Televizyonda engelli kişilerle ilgili programların izlenme sıklığının Engel durumuna göre incelendiğinde hiç izlemem diyenlerin çoğunluğunu engelli olmayan kişiler oluştururken, sürekli izlerim diyen kişilerin çoğunluğunu ise engelli kişiler ve takiben engelli yakınları izlemektedir. Bu sonuçlar engellilik deneyimi yaşamayan kişilerin daha ilgisiz davranacağı yolundaki varsayımları destekler niteliktedir. Sorulan soru programın niteliğini ölçmeye yönelik olmamakla birlikte, programların olumsuz duyguları pekiştirici ve ihtiyaçlara yanıt verecek nitelikte olmaması özellikle engelli olmayanların izleme sıklıklarının az olmasını açıklayabilir. Yine de engelli olmayanların ara sıra izleme oranının yüksek olması (%54,72) sevindirici bir gelişme ve üzerine gidilmesi gereken bir durum olarak değerlendirilmelidir.
Tablo 3 -Televizyonda engelli Kişileri İzleme Sıklığı ile İlgili Bulgular
Cinsiyet | Hiç İzlemem | Çok Az İzlerim | Ara Sıra İzlerim | Sürekli İzlerim |
Kadın | 2,39 | 14,69 | 53,11 | 29,79 |
Erkek | 4,41 | 18,75 | 44,29 | 32,5 |
Yaş Grubu | Hiç İzlemem | Çok Az İzlerim | Ara Sıra İzlerim | Sürekli İzlerim |
10-20 | 3,62 | 20,38 | 52,82 | 23,15 |
21-30 | 3,70 | 15,54 | 49,14 | 31,61 |
31-40 | 1,76 | 17,25 | 42,07 | 38,90 |
41-50 | 3,86 | 15,46 | 46,96 | 33,70 |
51 ve Üstü | 4,69 | 8,05 | 44,96 | 42,28 |
Eğitim Durumu | Hiç İzlemem | Çok Az İzlerim | Ara Sıra İzlerim | Sürekli İzlerim |
İlkokul, OrtaOkul / İlköğretim | 3,91 | 15,21 | 35,65 | 45,21 |
Lise ve dengi | 3,94 | 18,46 | 44,35 | 33,23 |
Yüksekokul / Üniversite | 3,04 | 15,86 | 52,79 | 28,29 |
Engel Durumu | Hiç İzlemem | Çok Az İzlerim | Ara Sıra İzlerim | Sürekli İzlerim |
engelli Değil | 3,75 | 18,24 | 54,72 | 23,28 |
engelli | 2,21 | 7,64 | 20,52 | 69,61 |
engelli Yakını | 2,12 | 18,72 | 34,89 | 44,25 |
Hiç İzlemiyorum | Çok Az İzlerim | Ara Sıra İzlerim | Sürekli İzlerim | |
Toplam % | 3,42 | 16,78 | 48,58 | 31,2 |
4. Televizyonda engelli Kişileri Görmenin Oluşturduğu Etkiye İlişkin Bulgular
Televizyon programlarında engelli kişilerin genellikle insanlarda olumsuz duygular uyandıracak biçimde işlenmesi, ihtiyaçlara gerçek anlamda yanıt vermekten uzak olması biçiminde genel bir algı bulunmaktadır. Bu algı engelli kişilerin yer aldığı programların hoş etkiler yaratmadığı yolunda genel bir kanı vardır.
Televizyonda engelli kişileri görmenin yarattığı etkiyi ölçmek için üç seçenekli bir soru sorulmuştur. Bu soruda ankete katılanların %40,75'i televizyonda engelli kişileri görmekten hoşlandığını, %36,7'si bazen hoşlandığını % 22,53'ü ise hiç hoşlanmadığını bildirmiştir. Bulgular Tablo 4'de görülmektedir. Televizyonda engelli kişileri görmekten hoşlandığını bildiren erkeklerin oranı kadınlardan daha fazladır. Ankete katılanların yaşları büyüdükçe televizyonda engelli kişileri görmekten hoşlanma oranı artmakta, yaş küçüldükçe hoşlanma oranı azalmaktadır. Bulgular eğitim durumu ilkokul ve ilköğretim olanların televizyonda engelli kişileri görmekten daha fazla hoşlandığını göstermektedir. Bu oran eğitim düzeyi yükseldikçe düşmektedir. Eğitim düzeyine göre hiç hoşlanmıyorum diyenlerin oranı birbirine hemen hemen eşitken, bazen hoşlanıyorum diyenlerin oranı eğitim düzeyi arttıkça artmaktadır.
Engel durumuna göre bakıldığında engelli olmayan kişilerde hiç hoşlanmadığını belirtenlerin oranı engelli kişiler ve yakınlarına oranla daha yüksek iken, hoşlananların oranı engelli kişilerde oldukça yüksektir.
Tablo 4 - Televizyonda engelli Kişileri Görmenin Oluşturduğu Etkiye İlişkin Bulgular
Cinsiyet | Hiç Hoşlanmıyorum | Biraz Hoşlanıyorum | Hoşlanıyorum |
Kadın | 24,95 | 37,08 | 37,95 |
Erkek | 20,24 | 36,34 | 43,40 |
Yaş Grubu | Hiç Hoşlanmıyorum | Biraz Hoşlanıyorum | Hoşlanıyorum |
10-20 | 29,77 | 37,78 | 32,44 |
21-30 | 21,62 | 37,23 | 41,13 |
31-40 | 17,95 | 34,15 | 47,88 |
41-50 | 16,29 | 37,29 | 46,40 |
51 ve Üstü | 18,79 | 32,88 | 48,32 |
Eğitim Durumu | Hiç Hoşlanmıyorum | Biraz Hoşlanıyorum | Hoşlanıyorum |
İlkokul, OrtaOkul / İlköğretim | 22,60 | 26,52 | 50,86 |
Lise ve dengi | 24,49 | 35 | 40,49 |
Yüksekokul / Üniversite | 21,25 | 38,97 | 39,77 |
Engel Durumu | Hiç Hoşlanmıyorum | Biraz Hoşlanıyorum | Hoşlanıyorum |
Engelli Değil | 25,75 | 38,62 | 35,62 |
Engelli | 9,45 | 23,94 | 66,59 |
Engelli Yakını | 11,91 | 40,85 | 47,23 |
Hiç Hoşlanmıyorum | Biraz Hoşlanıyorum | Hoşlanıyorum | |
Toplam % | 22,53 | 36,7 | 40,75 |
5. Televizyonda engellilikle İlgili İşlenen Konulara İlişkin Bulgular
Televizyonda engellilikle ilgili işlenen konulara ilişkin bulgular Tablo 5'de görülmektedir. Tablo 5'e göre anket katılanlar televizyonda en fazla engelli kişilerin sosyal hayata katılım sorunları (%66,8)) ve engelli kişilerin sağlık, eğitim ve istihdam sorunlarının (%63.19) işlendiğini düşünmektedirler. En az işlenen konu ise %23,3 ile engelliliğin önlenmesidir. engelli kişilerin hakları ve toplumun engellilik konusunda bilinçlendirilmesine ilişkin konuların televizyon programlarında yer alma sıklığının da çok fazla olmadığı düşünülmektedir.
engelli kişilerin temel sorunları olan sosyal hayata katılım, sağlık, eğitim ve istihdam sorunlarıdır. Bu sorunlarla ilgili programlar bilgilendirme ve çözüme ulaşma açısından önemlidir. Bu açıdan bakınca bulgular sevindiricidir. Ancak bu sorunların gerçekten çözüm bulması hem engelli kişilerin haklarını bilmesi ve sahip çıkmasıyla hem toplumun bilinç düzeyinin artırılmasıyla mümkündür. Bu açıdan bakınca televizyonda bu konulara daha fazla yer verilmesi gerektiği görülmektedir.
engelliliğin önlenmesinde en temel kişilerin bilinçlendirilmesidir. Bunun için de televizyon önemli bir araçtır ve etkin bir biçimde kullanılmalıdır. Televizyonda engellilikle ilgili işlenen konulara bakıldığında engelliliğin önlenmesinin en son sırada yer alması bu alanda televizyonun yeterince kullanılamadığını göstermektedir.
Tablo 5 - Televizyonda engellilikle İlgili İşlenen Konulara İlişkin Bulgular
TV'de engellilikle İlgili İşlenen Konular | Sayı | % |
engelliliğin Önlenmesi | 822 | 23,3 |
engelli Kişilerin Sağlık, Eğitim ve İstihdam Sorunları | 2227 | 63,1 |
engelli Kişilerin Sosyal Hayata Katılım Sorunları | 2358 | 66,8 |
engelli Kişilerin Hakları | 1219 | 34,6 |
Toplumun engellilik Konusunda Bilinçlendirilmesi | 1365 | 38,7 |
6. Televizyonda engelli Kişilerin Yansıtılma Biçimiyle İlgili Bulgular
Son yıllarda engelli bireylerin kitle iletişim araçlarında yer alış biçimleri ve bunun olumsuz tutumları pekiştirmesi önem kazanan bir konu olmuştur. Kitle iletişim araçlarındaki baskın görüntü, engellilerin başarısız ve "trajik" bir yaşam sürdükleri, "normal" bir yaşam sürdürmenin yolunun insanüstü bir güç ve yeteneğe sahip olmaktan geçtiği görüntüsüdür. Bu inançlar sonucu iki temel sunum biçimi ortaya çıkar: Kurban ve kahraman
Ülkemizde de engelli kişilerin kitle iletişim araçlarında yer alan imajlarının olumsuz olduğu yolunda genel bir kabul vardır. Bu genel kabulü test etmek için ankete katılanlara televizyonda engelli kişilerin nasıl yansıtıldığı sorulmuştur.
Televizyonda engelli kişilerin yansıtılma biçimiyle ilgili bulgular Tablo 6'da görülmektedir. Ankete katılanların %76,7'si engelli kişilerin televizyonda "yardıma muhtaç" kişiler olarak yansıtıldığını bildirmişlerdir. %48,9'u toplum yaşamına katılımda yetersiz bireyler olarak yansıtıldığını düşünmektedir. Kendine acıyan bireyler olarak yansıtıldığını düşünenlerin oranı ise %38,7'dir. Ankete katılanların %26,4'ü ise engelli kişilerin televizyon programlarında "çok yetenekli" olarak yansıtıldığını bildirmişlerdir. Bu sonuçlar literatür bilgilerini destekler niteliktedir. engelli kişilerin normal bir kişi olarak yansıtıldığını düşünenlerin oranı ise sadece %12,2'dir.
engelli kişilere yönelik ayrımcılığın artmasına neden olan en önemli faktör bu tür olumsuz bakış açılarıdır. Bulgular, bu bakış açısını değiştirmekte çok önemli bir rolü olacağı tartışmasız kabul edilen televizyonun aksine ayrımcılığı pekiştirici bir rol oynadığını göstermektedir.
Tablo 6 - Televizyonda Engelli Kişilerin Yansıtılma Biçimiyle İlgili Bulgular
TV'de engelli Kişilerin Nasıl Yansıtıldığı | Sayı | % |
Yardıma Muhtaç | 2707 | 763,7 |
Uğursuz ve Günahkar | 274 | 7,8 |
Çok Yetenekli | 933 | 26,4 |
Alay Objesi | 567 | 16,1 |
Kendine Acıyan | 1365 | 38,7 |
Yetersiz | 1724 | 48,9 |
Şiddet Objesi | 225 | 6,4 |
Konuyu Destekleyici ve Biblo | 645 | 18,3 |
Normal Bir Kişi | 429 | 12,2 |
Sonuç
Televizyon, hitap ettiği geniş kitle ve ülkemizde izleme oranlarının yüksekliği göz önüne alındığında engellilere yönelik tutumları etkileyebilecek en önemli kitle iletişim aracıdır.
Televizyon yayınları ve engellilik anketi sonuçları engellilik ve engelli kişilerle ilgili televizyon programlarının nitelik ve nicelik olarak yeterli bulunmadığını göstermektedir. Var olan programların genel anlamda engelli kişilerin sorunlarına değindiği ancak ayrımcılığın önlenmesinde önemli yeri olan toplumsal bilinçlendirme ve haklara fazla yer vermediği görülmektedir. Aynı şekilde engelliliğin önlenmesi de televizyonda yeterince yer bulan bir konu değildir. Televizyonda engelliliğin sunum biçimlerinin ise ciddi anlamda ayrımcılığı pekiştiren bir boyutta olduğu görülmektedir.
1.7.2005 tarihinde resmi gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren "Engelliler ve Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun" ile, Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve Yayınları Hakkında Kanunun 4. maddesinin ikinci fıkrasının (u) bendinde yer alan "Kadınlara, güçsüzlere ve küçüklere karşı şiddetin ve ayrımcılığın teşvik edilmemesi" cümlesine engelliler ifadesi eklenmiştir. Bu sınırlı düzenleme dışında medyadaki engelli ayrımcılığına ilişkin herhangi bir yasal düzenleme bulunmamaktadır.
Ayrımcılığın ne olduğu, ayrımcılığı destekleyen unsurlar, engelliliğin olumlu sunum biçimleri, medya çalışanlarının engellilüğe yönelik bilgi, tutum ve davranışları vb. konularda bilimsel çalışmalar yapılarak, bilgi düzeyinin artırılması yasal düzenlemelerin de gerçek hedefine ulaşmasını sağlayacaktır.
Yapılan literatür çalışmasında ülkemizde bu konuda yapılmış bilimsel bir çalışmaya rastlanmamıştır. 1999 yılında yapılan 1. Engelliler Şurasında engelli kişilerin medyadaki yeri ve toplumsal tutumların medya yoluyla değiştirilmesi konusunda çeşitli kararlar alınmış olmasına karşılık bugüne kadar etkin bir çalışma gerçekleştirilememiştir.
Televizyon Yayınları ve engellilik Anketi çalışması internet aracılığı ile gerçekleştirilmiş olduğu için sonuçlarının genellenebilirliği bulunmamaktadır. Bir kamuoyu yoklaması olarak değerlendirilmektedir, buna karşın sonuçlar genel algı ve literatür bilgilerini desteklemektedir. Bu çalışmanın engellilik konusunda medyanın dikkatini çekmek, ilgili alanların ve kurumların konu ile ilgili çalışma isteklerini desteklemek için bir başlangıç olması beklenmektedir.